Can Atalay’ın avukatları: Artık dilekçe vermeyeceğiz…
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi, Anayasa Mahkemesi’nin (AYM) “hak ihlali” kararı verdiği TİP Hatay Milletvekili Can Atalay’ı tahliye etmedi. Mahkeme, dosyayı Yargıtay 3. Ceza Dairesi’ne gönderdi. Tutuklu milletvekili Can Atalay, Cihan İşler, Yalçın Deniz İhtimam, Akçay Taşçı ve Fikret Biriyiz’in avukatları yazılı açıklama yaptı.
Can Atalay’ın avukatları yaptıkları yazılı açıklamada, “Anayasa Mahkemesi’nin Genel Kurul’un Şerafettin Can Atalay ile ilgili 25 Ekim 2023 tarihli kararından sonra yargı organlarından hukuki bir talepte bulunmayacağız” dedi. Açıklamada şu ifadelere yer verildi:
MİLLİ DAYANIŞMA VE ADALET ANLAYIŞI: Mahkeme bulunabilirse Anayasa Mahkemesi kararının uygulanmasını bekleyeceğiz. Mahkeme bulunabilirse, Anayasa Mahkemesinin kararı yargının bağımsızlığına ve tarafsızlığına inanan hakimler tarafından verilirse, Anayasa Mahkemesinin kararı mahkemeler ve yüksek mahkemeler tarafından yerine getirilirse herkesin hakkının olduğunu varsayacağız. Kişisel özgürlük ve güvenlik korunur. Kısacası; Türkiye Cumhuriyeti toplumsal barış, milli dayanışma ve adalet anlayışı içinde insan haklarına saygı duymalı ve korumalıdır.
BİZ SAYISAYARAMIYORUZ: Anayasanın başta belirttiğimiz temel unsurlara dayanan, demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devleti olduğunu bir kez daha hatırlatırız. Savunma olarak hukuk sisteminin düzgün işlediği yönünde oluşan izlenimi kabul edemeyiz. Dilekçe vermek, tahliye talebinde bulunmak gibi hukuk ihlallerinin yasallaştırılmasına ve hukukun üstlenilmesine tahammül edemeyiz. Anayasa Mahkemesi kararında tüm aşamalar, seçilen milletvekilinin başına gelenler ve yaşanan hak ihlalleri yazıyor. Tekrarlamanın gereksiz olduğunu düşünüyoruz. Ama hukuka ve adalete olan inancımızı kaybetmedik. Anayasa Mahkemesi’nin kararını uygulayın. Yargı organlarının insan hakları ihlallerini daima önleyin. Anayasa Mahkemesi, başvurucu Can Atalay’ın Anayasa’nın 67. maddesinde güvence altına alınan seçilme ve siyasi faaliyette bulunma hakkı ile Anayasa’nın 19. maddesinde güvence altına alınan kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının ihlal edildiğine karar verdi.
MAHKEME TALEPLERİMİZLE İLGİLENMEDİ: Anayasa Mahkemesi’nin kararı uyarınca 26 Ekim 2023 ve 27 Ekim 2023 tarihlerinde iki dilekçeyle Can Atalay hakkındaki kararın infazının durdurulması ve cezaevinden tahliye edilmesi talep edildi. Mahkeme bu taleplerle ilgilenmedi. Anayasa Mahkemesi Genel Kurulu’nun Can Atalay hakkındaki (BB 2023/53898. Tarih 25.10.2023) kararının uygulanması için İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderilmesine rağmen Mahkeme, 25.10.2023 tarihli yazısı ile herhangi bir karar vermeden duruşmayı bekletti. 30 Ekim 2023; Bireysel başvuru konusu ihlalin Yargıtay 3. Ceza Dairesi kararından kaynaklandığı anlaşılmaktadır, “…ayrıca bireysel başvuru yapıldıktan sonra dosya esastan incelenir. ilgili Ceza Dairesi tarafından karara bağlandığı ve bu nedenle ortaya çıkan yeni hukuki durum karşısında Yargıtay 3. Ceza Dairesi tarafından yeni bir değerlendirme yapılmasının gerekli olduğu ifade edilmiştir. Belge, Yargıtay’a gönderilmek üzere herhangi bir karar alınmadan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderildi.
KARAR ORTA YERDE DURUYOR: Görülmedi ama ‘Kararını Yargıtay 3’üncü Ceza Dairesi versin’ diyerek Mahkeme Başkanı imzasıyla belge Yargıtay’a gönderildi. Anayasa Mahkemesi kararının uygulanması için mahkeme aranıyor. Ancak Anayasa Mahkemesi kararının mahkeme kararıyla değil, sadece mahkeme başkanının imzası ile uygulanması isteniyorsa; Demek ki hukukun üstünlüğü yok. Anayasa Mahkemesi kararının uygulanmaması, kararın yerine getirilmemesi halinde; Karar verecek bir mahkeme yoksa ve karar vermeye bile gerek yoksa; Bu, mahkemelerin herkese garanti edilen tarafsızlığı ve bağımsızlığı ilkesinin mevcut olmadığı anlamına gelmektedir. Yargı; Temel insan hak ve özgürlüklerinin, güvenliğin ve hukukun üstünlüğünün garantisi olması gerekirken, hak ihlaline yol açamaz. Anayasa Mahkemesi kararı verilmiş, bu karar uygulanmamıştır.
HUKUKUN TEMELLERİ ÇÜRÜKTÜR: Hangi Mahkeme karar verecek ve ne zaman? Anayasa Mahkemesi kararı mahkemede aranıyor. Milletvekili seçilen ancak siyaset yapma hakkı elinden alınan Can Atalay’ın cezaevinden Meclis’e, yani asıl görevine dönmesine olanak sağlayacak Anayasa Mahkemesi kararına rağmen; Karar verecek mahkeme aranıp bulunamıyorsa ve hangi mahkemenin karar vereceği bilinmiyorsa; Karar vermesi gerekenler karar vermezse kimsenin hukuki güvencesi kalmamış, hukukun üstünlüğünün temelleri çürümüş demektir. Milletvekili Can Atalay’ın avukatları olarak görmezden gelinen bir noktadayız. Anayasa Mahkemesi kararı ortada savunma olarak varken neden taleplerimizi tekrarlayıp, mahkemelere, üst düzey yargı organlarına dilekçeler vererek kendimizi “temerrüt” olarak değersizleştirelim?
TALEP ETMİYORUZ: Artık dilekçe vermeyeceğiz… Hiçbir talebimiz yok, Anayasa Mahkemesi var ve gerçek. Anayasa Mahkemesi kararı açıkça uygulanmayı bekliyor. Karar açık. Çok anlaşılır bir karar ve yapılması gerekenleri tek tek gösteriyor. Bunu uygulayacak bir mahkeme arıyoruz. Artık avukatlar olarak mahkemenizi bulup karar vermenizi bekleyeceğiz. Hukuk ihlallerine, devam eden insan hak ve özgürlükleri ihlallerine taraf olmayacağız. Artık rastgele taleplerde bulunmayacağız. Biz hukukçular olarak Anayasa Mahkemesi kararlarının uygulanmamasının önünü açmadık. Sorunu biz yaratmadık. Yok sayıldığımız bir yerde hukuk devleti varmış gibi davranılmasını kabul edemeyiz. Ancak pek çok kanunsuzluk ve adaletsizlik karşısında bile; Hukuk devletinin gereklerinin yerine getirileceğini umuyor ve varsayıyoruz. İnsan hakları adaleti yaratır ve hukuku yaratır. Anayasa Mahkemesi kararının mahkeme tarafından yerine getirilmesini, laik demokratik hukuk devleti ve demokrasi için karar verilmesini bekleyeceğiz. (HABER MERKEZİ)