İzmir’in Bornova ilçesindeki Kırık Kalpler Dükkanı’nın işletmecisi Celal Biter, İzmir Valisi Yavuz Selim Köşger hakkında “örgüt kurmak”, “ticareti engellemek” suçlarından İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulundu. “, “etki ve yetkiyi kötüye kullanmak” ve “görevi kötüye kullanmak”.
Suç duyurusunda, İzmir İl Emniyet Müdürü Mehmet Şahne, AK Parti MKYK üyesi ve AK Parti Genel Merkez Tanıtım ve Medya Başkan Yardımcısı Emre Cemil Ayvalı ile babası Hasan Ayvalı’nın da isimleri yer aldı.
‘POLİS DENEYİMİ SONUÇ YAPMAYINCA İŞYERİ AVUKATINI ARAYARAK TEDAVİ ETTİ’
Birgün gazetesinden Gonca Yıldız’ın haberine göre, işletmecisi Celal Biter, 2 Nisan’da Hasan Ayvalı’nın “Kırık Gönüller Dükkanı” isimli restoranda kadın müşterilere hakaret ettiğini iddia etti.
Biter, “Hasan Ayvalı işyerini kapatacağını söyleyerek polisi aradı. Ayvalı daha önce birçok kez asılsız ihbarlarda bulunarak kolluk güçlerini arayarak işyeri faaliyetlerini engelleyecek kontroller yaptırmalarına neden oldu.” polis ekipleri sivil olarak gelerek süreci başlattı. Gelen polisler kimlik göstermediler ve polis olduklarını gösteren yelek giymediler. İş yerinde radyoyu bahane ederek 29 bin TL para cezasına çarptırıldılar” dedi.
‘POLİS MÜDÜRÜNÜN TALİMATLARI İLE GELDİKLERİNİ SÖYLEDİLER’
“Grup ayrıldıktan 5 dakika sonra 12 kişi 3 sivil araçla geldi. 4 kişi dışarıda beklerken 8 kişi iş yerine girdi” diyen Biter, “Gruptan 4 kişi silahlarıyla kontrole geldiklerini söyledi. polis olduklarına dair herhangi bir iz bırakmadan müşterileri rahatsız ettiler.Kolluk görevlileri aralarında konuşurken, İzmir Valiliği’nin talimatıyla iş yerine işlem yapıp ceza vermek için geldiklerini söylediler. Polis Mehmet Şahne.”
AYVALI’NIN TALİMATLARIYLA VALİ, POLİS MÜDÜRÜNE HUKUKSUZ BİR EMİR VERDİ’
Suç duyurusunda bulunduklarını belirten Celal Biter, şunları söyledi:
“Yaptığımız kabahat ihbarnamesinde, zanlı AKP Yürütme Kurulu Üyesi Emre Cemil Ayvalı ile babası Hasan Ayvalı’nın bu olaylardan bir gün önce yetki kullanmak üzere oldukları anlaşılan söz ve davranışları, kolluk kuvvetlerinin yaptıklarına ilişkin ifadeleri geldikleri sırada, kolluk kuvvetlerinin polis olduklarına ve silahlarına dair herhangi bir emare göstermeden telsizin kapatılmasını bahane ederek haksız ve fahiş ceza uygulamaları göz önüne alındığında, tüm zanlıların hedefle birlikte hareket ettikleri anlaşılmaktadır. Resmi bir devlet görevi olmayan Emre Cemil Ayvalı’nın, İzmir Valisi Yavuz Selim Köşger, İzmir Emniyet Müdürü Mehmet Şahne’ye hukuka aykırı bir emir vermiş ve bu hukuksuz emri uygulatmak için emrindeki diğer kolluk kuvvetlerini birbirinden habersiz görevlendirmiştir. Bu operasyon, zanlılar arasında hiyerarşik bir bağ olduğunu, kamu gücünü haksız ve hukuka aykırı bir şekilde kişileri çeşitli şekillerde sindirmek ve sindirmek için kullandıklarını ve resmi görevlerinden sorumlu olmadıklarını göstermektedir. ve yetkililerin cebir araçlarına dönüştüğünü gösterir. Bu nedenle şüpheliler; Ticareti engellemek, nüfuz ve yetkiyi kötüye kullanmak, görevlerini kötüye kullanmak gibi kabahatlerin yanı sıra teşkilat kurma hatasını da işlediler.
